16 Kasım 2021’de sosyal medyada Atatürk ile Diyab Ağa'nın bir fotoğrafını paylaşınca, bir arkadaş fotoğrafın altına "Aynı Diyab Ağa daha sonra Diyarbakır'a sürgün ve Sivas Divriği sürgün edilmiş ve sürgünde 104 yaşında vefat etmiştir." yorumunu yapmış. Bilgilerime göre doğru olmayan bu yorum üzerine acaba deyip internet üzerinde araştırma yaparken tarihçi (!) Mustafa Armağan'ın 'Hasta' Atatürk Seyid Rıza'nın Asıldığı Gece Elazığ'da ne yapıyordu başlıklı yazısına rastladım...
Yazıdaki şu cümleler çok ilginçti...
"Ben de bunu anlamıyorum: 1937 yılında Atatürk Hatay
için şu kadar çalıştı, diyenler aynı yıl gerçekleşen Dersim'den onu
dışlayamazlar. Üstelik 4 Mayıs 1937 tarihli Dersim'e uygulanacak zorunlu iskân
politikasının dönüm noktalarından biri olan Bakanlar Kurulu kararının altında
onun imzası varken... 2. maddede isyan eden mıntıkadaki halkın toplanıp başka
yere nakledilmesi istenmektedir. Nitekim Sibel Yardımcı ve Şükrü Aslan'ın
dersim milletvekili Diyap Ağa'nın torunuyla yaptıkları görüşmede Atatürk'ün
Diyap Ağa'yı çağırıp "Git, aşiretini kedisine kadar al, Dersim'den çık.
Çık ama Malatya'yı geç," demiş ve Diyap Ağa da Çankaya'dan aldığı bu tüyo
sayesinde Dersim'i terk etmiş ve ailesinin hayatını kurtarmış. ("Herkesin
Bildiği Sır: Dersim", s. 426.)"[1]
Diyab Ağa'nın öz geçmişine bakıyorsunuz 1935 yılında
Çemişgezek'de vefat etmiş... Ama aynı Diyab Ağa'ya Atatürk 1937 yılında "Git, aşiretini kedisine kadar al,
Dersim'den çık. Çık ama Malatya'yı geç," demiş... Yani Diyab Ağa öldükten
iki yıl sonra... Atatürk ile aralarında böyle bir konuşma geçmiş...
Tarih ancak bu kadar çarpıtılır...
Haydi "Herkesin Bildiği Sır: Dersim" kitabını (!!)
yazanlar bunu atlamış(!). Bunu köşe yazısında nakleden Tarih Allamesi Mustafa
Armağan nasıl atlamış(!)...
Va bazıları da bu Diyab Ağa'yı Atatürk'ün önce Diyarbakır'a
sonra Divriği'ye sürdüğünü iddia ediyorlar...
Amaç Atatürk'e düşmanlık olunca, Kürtçüsü de İslamcısı da
tarihi çarpıtmaktan kaçınmıyor...
Yalan söylemekten de...
Ve bazıları bunları
Tarihçi, yazdıklarını da Tarih Kitabı sanıyorlar...
Bunların yazdıklarının bilimsel bir özelliği yok, Bunlar
kaynak kabul edilmez deyince de bazıları köpürüyor...
Fazlı KÖKSAL
*Not bu yazıyı 17 Kasım 2021 tarihinde Facebook'ta paylaşmışım. Yazı kaybolmasın diye de 18 Kasım 2023 günü de kaybolmasın diye bu bloga aktardım.
[1] http://www.mustafaarmagan.com.tr/genel/hasta-ataturk-seyid-rizanin-asildigi-gece-elazigda-ne-yapiyordu/
Aynı yazının 27
Kasım 2011 tarihinde, Mustafa Armağan'ın da yazarları arasında bulunduğu FETÖ'nin yayın organı Zaman’da da yayımlandığı; Medeniyet ve Toplum Dergsinin 3017
Güz Sayı 2’deki 23 numaralı Dipnottan da anlaşılmaktadır.
No comments:
Post a Comment